( SIZIR KASABASI )

SIZIR KASABASI

Ormanı, şelalesi, doğal su kaynakları ve tarihi mekanları ile tanınır. Sivas iline 130 km, Kayseri iline 105 km, Gemerek ilçesine 22km. mesafede bulunur. Eskiden Şarkışla ilçesine bağlı bir köy iken 1954 yılında Gemerek'e bağlı bir belde haline gelmiştir.

Bir lisesi, üç ilköğretim okulu, dört camisi, bir jandarma karakolu, bir sağlık ocağı, bir eczanesi, bir orman bölge şefliği, bir tarım kredi kooparatifi, bir sızır çifci kooparatifi, iki alabalık tesisi ( bir adeti cennet deresinde ) üç adet lokanta ve dürüm salonu, iki sarrafı,iki demir dograma, dört ahşap dograma, iki marangöz atölyesi, bir oto elektrikcisi, bir motor tamircisi,iki petrol tesisi bulunmaktadır.

Sivas'ın batı tarafında yer alan Gemerek ilçesine bağlı bir kasabadır. Tamamen karasal iklimin tesiri altındadır. Kışları soğuk, yazları sıcak ve kurak geçer.

Maksimum ısı 40, minimum ısı -34.4 derece ve yılın 125 ile 145 gününde don olayi görülür. Sızır kasabasının kuzey batısı ormanlık alanlarla kaplı olup bu bölgede çok sayıda yayla mevcuttur. Bunlardan bazıları; Kaymaklık, Taalti, Kısıkyurt, Püsküllü Oluk ve Karamuklu yaylalarıdır.

Sızır kasabasının güneydoğu girişinde eskiköy adıyla anılan mevkidedir. Elde edilen buluntular bu bölgenin çok eski bir yerleşim merkezi olduğunu göstermektedir. Kayalık ve yeşil bir alan içerisinde bulunan bu bölgede birçok mağara vardır. Bölgenin doğusunda bulunan çağarşak mevkiinde yüze yakın mağara bulunmaktadır. Bunlardan bazıları çesitli nedenlerden dolayı tahrip olmuştur. Eskiköy'de Necip'in İni adıyla anılan mağara yeraltı şehrini andırmaktadır. 25-30 m'ye kadar içerisine girilebilmekte ve içeride odalara ayrılmaktadır. Yine bu bölgenin güneydoğusunda bulunan Köşkbaşı adiyla anilan yerde bir Köşk bulunduğu, burada bulunan arkeolojik kalıntılardan anlaşılmaktadır. Maalesef bu kalıntılar zaman içerisinde bilinçsizce halk tarafindan çesitli yerlerde kullanılarak tahrip edilmiştir.

Sızır'da bu ören yerlerinden baska; Karacaören ve Dendeliz ören yeri ile kasabanın kuzeybatısında ormanlık bir alan içerisinde bulunan Çatalsay mevkiinde de bir su sarnıçı kalıntısı bulunmaktadır. Bütün bu kalintilardan Sizir'in Roma ve Bizans döneminde yerlesim merkezi oldugu sanilmaktadir.

Sızır Kalesi:
Sızır kasabasının şu andaki yerleşim merkezi olup, görünen kalıntı yoktur. Kasabanın merkezinde bulunan Höyüğün çevresinin çok önceleri su ile çevrili olduğu, zamanla suların çesitli tabii nedenlerden çekildiği ve Roma Kralı Sezar zamanında buraya bir kale yapıldığı tahmin edilmekte, bundan dolayı Sızır'in adının Sezar'dan geldiği söylenmektedir. Kale üzerinde bulunan mahalle şimdi Kalebaşı mahallesi olarak anılmaktadır.

Diğer bir rivayete göre de bu bölgede fazla suyun sızması sonucu önceleri Sızar diye anıldığı sonradan Sızır'a dönüştürüldüğü ifade edilmektedir.

Sızır Tarihi:

Gecmişi Roma ve bizans imparatorluklarına dayanan Fakat Turklerin Anadolu'yu fethinden sonra (1071) Türk yurdu haline gelen gerek coğrafi gerekse doğal güzellikleri ile Sivas ilinin güzide yerleşim merkezlerinden biridir. Türklerin Anadolu'ya yerleşmeleri ile beraber bu bölgeye abdi oğlu diye bilinen bir aşiret yerleşmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu yukselme devri ve Kanunui Sultan Süleyman Han'ın Nahcivan seferi sırasında bu bölgede konakladığı mevcut kitabe ve mezar taşlarından anlaşılmaktadır. Sızır Gemerek ilçesine bağlı 6 kasabadan biridir. (Son yerel yönetimler yasası ile Yeniçubuk ve Sızır hariç diğer kasabalar köy statüsüne düşürülmüştür.)

Sızır, Romalılar zamanında Horzurum şehri kalıntıları üzerine kurulmuş, İmparator sezarın (Ceasar) doğu seferleri sırasında dinlenme ve stratejik açıcidan en guvenilir mekanlardan biri(dort tarafı suyla çevrili olması) nedeniyle sezar ismi daha sonra Turklerin Anadoluya girmelerinden sonra Sazlik daha sonra Sızar ve zamanımızda ise Sızır ismini almıştır, Sızırda Eti ler den kalma maralar halen mevcuttur.

Merkezde bulunan kale Sezar tarafından savunma ve barınma amacı ile kullanılmıştır, Eskiköy mevkiinde halen Roma ve Etiler'e ait mezar ve lahitler bulunmaktadır.

Sizir kasabasinin her tarafindan cikan su kaynakları Çat ve Eşikli den gelen Ayan özü ile birleşerek Göksuyu olusturur.Göksunun mezrası eskiden Dendil tarafındadır, hatta bir göl olduğu açıkca bellidir. Şimdiki Şelale kısmında bir çöküntü olduğu ve gölün boşaldığı ve şelalenin eskiden dendil tarafinda olduğu jeolojik (dsi kayitlari 1950) bilinmektedir.

Sızır bugün Eğcaşar tarafına kurulan hidroelektirik santrali ile günde 5 bin kw/saat elektrik üreterek çevre illerinde aydınlatılmasına katkı sağlamaktadadır.

Category:
Local & Travel Website